Konya da Diz ağrıları çeken bir çok kişi var. Bunun Fizik tedavi ile geçmesi oldukça mümkün.Diz ağrısı birden fazla sebebe dayalı olarak gerçekleşebilir. Bunlar;
•Artrit değimiz eklem iltihaplanmaları,
•Menisküs yırtılmaları,
•Plika dediğimiz diz kapağı kemiğinin(patella) içteki bir bağa baskı uygulaması,
•Diz eklemine sıvı birikmesi,
•Diz eklemine aşırı baskı uygulamak,
•Baldır kaslarının gerginliği veya aşırı güçsüzlüğü,
•Leğen kemiğinin ve buna eklem yapan baldır kemiğinin dengesiz duruşu,
•Ayaklardaki düztaban gibi bozukluklar,
Diz ağrılarıyla birlikte aşağıda sıralayacağımız belirtilere dikkat etmenizi öneriyoruz. Bu belirtileri gözlemlediğinizde hemen bir ortopedi doktoruna başvurmanız gerektiğini bilmelisiniz.
•Özellikle uykudan uyandığınızda veya ters hareketlerde dizinizde kilitlenme var mı?
•Hareketler sonrası dizinizde şişlik ve ısı artışı var mı?
•Çömelme ve ayağa kalkmada zorluk çekiyormusunuz?
•Yürüyüşünüz dizinizde ağrılara neden oluyormu?
•Dizinizi bükerek oturduğunuzda dizinizde tutulmalar veya ağrılı durumlar yaşıyormusunu?
•Dizinizde yer yer şişlikler görüyormusunuz?
•Dizinizde bacağınızı salladığınızda hissettiğiniz bir tıkırdama veya boşluk hissi oluşuyormu?
Diz ağrılarına neden olan rahatsızlıklar değişik şekillerde ve değişik hastalıkların sonucunda meydana gelebilmektedir. Diz ağrıları makalemizde belirtilen durumları yaşıyorsanız bir hastanenin ortopedi bölümünden randevu alarak muayene olmanız gerekmektedir. Diz ağrılarının bir özelliği erken tedavi edildiğinde basit yöntemlerle tedavi edilebilmesidir. Ancak geç kalındığında diz ağrıları artacak ve tedavi de buna bağlı olarak zorlaşacaktır. Hatta büyük külfetli zor ameliyatlar da sizi beklemektedir.
Diz ağrısı sebepleri nelerdir? Osteoartroz, patellafemoral ağrı sendromu, bağ lezyonları, meniskus yırtıkları, artritler (romatoid artrit, hemofilik artrit, piyojenik artrit, gut artriti), seronegatif poliartritler, periyodik artritik sendromlar (Behçet hastalığı, intermittent hidrartroz, palindromik romatizma), nöropatik artropati, aseptik nekrozlar (Osgood-Schlatter hastalığı, osteokondritis dissekans), bursitler, konjenital ve edinsel deformiteler, Sudeck atrofisi, pigmente villonodüler sinovit, eritema nodozum, sinovyal kondromalazi, bel ve kalçadan yayılan ağrılar.
Diz osteoartritinin (gonartroz, kireçleme)
Dizin artrozu eklem hastalıkları içinde omurgadan sonra gelir. Dizinde osteoartroz olan hastanın ilk yakınması ağrıdır. Ağrı aktivite ile artar, genellikle istirahatla kaybolur. Merdiven inip çıkarken, oturup kalkarken diz ağrısı artar. Yük taşıma ve yürümeyle de ağrı artabilir ve hasta ağrı nedeniyle oturup dinlenmek zorunda kalabilir. Meteorolojik değişimler de ağrıyı artıran faktörlerdendir. Ağrıyla birlikte fakat daha az sıklıkta olan ikinci yakınma eklem tutukluğudur. Aktiviteyle kısa sürede geçer. Hasta hareketle eklemlerinden gelen kıtırtı, kütürtü şeklindeki sesten ve şişlikten de yakınabilir. Grafi ile osteoartroz tanısı doğrulanır ve derecesi tespit edilir.
Akut alevlenmelerde osteoartritik dizin istirahatı gereklidir. Ağrı ve şişlik azalıncaya kadar geçici olarak baston verilebilir. Yaşlılara ve devamlı ağrısı olanlara sürekli baston kullanmaları önerilmelidir. Baston ve koltuk değneği istirahatı sağlamanın yanında o dize binen yükü de azaltacak ve yaşlı hastaların dengede durmasına yardımcı olacaktır. Osteoartritik dizli hastaların çoğu şişmandır. Fazla kiloların diz eklemi üzerine binen yükü artıracağı, bunun da ağrıya neden olacağı hastaya anlatılmalıdır. Hastalar ayakta durmaktan ziyade koltukta oturarak çalışmalı, çömelme ve diz çökmeden kaçınmalıdır. Kas gücünü artırmak ve eklem çevresindeki kasların erimesini engellemek için egzersizlerden yararlanılır. Fizik tedavi eklem mobilitesini artırmanın yanında ağrıyı da azaltır. Bu hastalarda PRP ve ozon tedavisi de düşünülmelidir. Bu tedavilere cevap vermeyen, günlük işlerini yapamayan ve deformitesi olan hastalara cerrahi tedavi uygulanır.
Patellofemoral ağrı sendromu
Patella diz kapağı kemiğidir. Patellofemoral ağrı diz kapağı ile diğer kemikler arasındaki bozukluklardan kaynaklanır. Hastalar genç yaş grubundadır. Patellofemoral ağrı sendromu dizin ön tarafında ağrı ve kıtırtı sesiyle karakterizedir. Uzun süre oturduktan sonra, merdiven çıkarken ve özellikle inerken ağrı olması karakteristiktir. Dizler 90° bükülmüş olarak bir saat kadar oturmak hastayı rahatsız eder. Dizin düzeltilmesiyle yakınmalar geçer. Hasta sandalyeden doğrulma, merdiven çıkma gibi aktiviteler sırasında kıtırtı sesi duyduğunu söyler. Tedavide hasta diz çökmekten kaçınmalı, egzersiz düzenlenmelidir. Ağrı kesici ilaçlardan kısa süreli yararlanılır. Fizik tedavi uygulanır.
Meniskus yırtığı
Meniskuslar eklemlerde kemik uyumunu sağlayan kıkırdak parçalarıdır. Meniskus yırtıklarında ağrı genellikle şiddetli ve anidir. Hasta aktivitesini durdurmak zorunda kalır. Diz şişer, bazen kilitlenebilir. Diz grafileri, artroskopi ve MR tanı yöntemleridir. Diz şişliğinin kaldırılması için önce lokal buz tatbiki, ozon, PRP veya kortizon yapılabilir. Sonra sıvı aspire edilebilir veya sıcak uygulamaya geçilebilir. Hastanın meniskus yırtığı olan dizi üstüne basması koltuk değneği gibi araçlarla önlenmelidir. Dizde şişlik yoksa fizik tedavi yapılabilir. Semptomlar zamanla düzelirse hasta, ağrı olmadığı sürece, yavaş yavaş aktivitelerine dönebilir. Semptomlar ısrar ederse veya artarsa artroskopi ve cerrahi endikasyon doğar.
Hemofilik artrit
Hemofililerin görülme oranı on bin doğumda bir olarak hesaplanmıştır. Hemofili sadece erkek çocuklarda görülür. Akut hemartroz yani eklemde kanama olması ve şişmesi çocuk yürümeye başladıktan sonra ortaya çıkar. Özellikle diz, ayak bilekleri ve dirsekler olmak üzere eklemlerin hafif travmasını izleyen şiddetli ağrı ile birlikte şişlik gelişir. Tekrarlayan akut hemartroz sonucu kronik hemofilik artrit gelişir. Genellikle diz eklemleri şişer ve ağrılıdır. Tedavide aspirin gibi kanama eğilimini artırıcı ilaçlardan kaçınılmalıdır. Faktör VIII ve faktör IX tedavisi yapılır. Çok fazla miktarda ve ağrılı olmadıkça aspirasyon gereksizdir. Eklemler istirahata alınmalıdır. Kas erimesini engellemek için egzersiz yapılmalıdır. Kronik hemofilik artrit döneminde daha yoğun fizik tedavi programı uygulanabilir.
Behçet Hastalığı
İlk defa 1937’de bir Türk dermatoloğu olan Hulusi Behçet tarafından tanımlanmıştır. Hastalığın daha yaygın olduğu yerler Akdeniz ülkeleri ve özellikle Türkiye, İran ve Japonya’dır. Behçet Hastalığı genç erişkinleri tutar. Hastalık atak ve sönmelerle seyreder ve yaş ilerledikçe aktivitesi azalır. Erkekler hastalığa daha çok yakalanır. Yaklaşık her hastada ağız yaraları (ülser) ortaya çıkar ve genellikle ilk lezyondur. Ülserler başlıca dudak, diş eti, yanak ve dil mukozasında görülür. Genellikle çok sayıdadır, değişik aralıklarla tekrarlar ve bir iki hafta içinde iz bırakmadan iyileşir. Genital ülserler ağız ülserleri görünümündedirler. Ağız ülserlerinden daha az tekrarlar ve erkeklerde kadınlara göre daha ağrılıdırlar. Hastaların yaklaşık yarısında görme kaybına kadar gidebilen tekrarlayan üveit atakları olur. Göz tutulumu 2-3 yıl içinde ortaya çıkar. Hastaların yarısında büyük eklemlerde artrit gelişir. Genellikle diz, ayak bilekleri, dirsekler ve el bileklerini tutar. Artrit bir kaç hafta içinde kaybolur. Behçet hastalığında damarlar, merkezi sinir sistemi ve mide-bağırsak sistemi de tutulabilir. Spesifik tedavisi yoktur. Erkeklerde ve gençlerde ağır seyrettiği için daha dikkatli davranılmalıdır. Kolşisin mukokütanöz ve eklem semptomları üzerine, özellikle kadınlarda, etkilidir. Artrit genellikle kendiliğinden geçer. Kronikleşen ve sık tekrarlayan olgularda azatiopirin, sulfasalazin ve interferon-α kullanılabilir.
Diz çevresinde kist
Sinovyal kistler sinovyal zarın eklem kapsülü yoluyla eklem çevresindeki doku içine girmesi veya fıtıklaşmasıdır. Gerçek kist değildirler. Travma, osteooartroz, kristal artropatisi, romatoid artrit gibi bir eklem hastalığı ile birliktedirler. Her eklemde rastlanabilirse de en sık dizin arka yüzünde, sıklıkla osteoartrozla birlikte, görülür. Görülme sıklığı yönünden dizi omuz ve kalça izler. Sinovyal kist eklem ağrısı, şişme, eklem hareket kısıtlılığı semptomlarıyla ortaya çıkabilir. Tedavisi lokalizasyonlarına ve eşlik eden semptomlara göre değişir. Tedavide ağrı kesici romatizma ilaçları verilir. Kist büyükse veya ilaçlara cevap alınmıyorsa, içindeki sıvı boşaltılarak kortikosteroid veya ozon enjekte edilir ve bandajlanır. Bazen cerrahi gerekebilir.
Daha fazla bilgi için bizimle iletişime geçiniz.